23) Mensup olduğunuz Din'in İBADET kurallarına uymuyorsunuz veya uyamıyorsunuz ama zaman zamanda, DİN ve AKIL arasında kalıyor, tereddütler hissediyorsunuz. BİLGİ KİTABI' nın İBADET hakkındaki görüşlerini bilmek ister misiniz?

 

Bütün Dinler, İnsanların bulundukları Zaman dilimindeki sosyal ve beşeri ihtiyaçlarına, Toplum bilinçlerine göre Allah'ın Elçileri tarafından aktarılmış İlahi, Tanrısal Önerilerdir.

 

Bütün Dinlerin, bütün önerilerin kaynağı tektir, aynıdır. Bu kaynak, Allah'ın Birliği'dir. Bu nedenle Bütün Dinler birbirini teyit eder ve tamamlar.

Dinsel  Önerileri İnsanlığa ulaştıran Bütün Elçiler, mevcut Bütün Dinler tarafından kabul edilir, Hepsi Tanrının Elçileri olarak görülür.

Hiç bir Din, Hiç bir Elçi, birbirinden üstün değildir. Bütün Dinler, Allah'ın Birliği'nin Önerisi, Bütün Elçiler, Allah'ın Elçisidir.

 

Bütün Dinler de, az çok birbirine benzer çeşitli şekilsel İbadetler yapılması istenmiştir. Bu İbadetlerden amaç, İnsanları Tanrısal Enerjiler çekerek arındırmak, Negatiflerini temizlemek, Egolarını azaltarak, Ahlaki, Sosyal ve İnsani  değerlere  uygun yaşam ve davranışlar içinde olmalarını sağlamaktır.

Tüm mevcudatı yaratan Allah'ın, İnsanların ve Mevcudatının kendisine ibadet ve dua etmelerine İhtiyacı Yoktur.

İbadet ve Dua'ya İnsanların, kendi kendilerini temizlemek ve arınmak için ihtiyaçları vardır.

 

Bilgi Kitabı Fas.24-Sh.311 de "Kendini Seccadede Arama, kendini Istavrozda Arama, Kendini RABBİNDE Arama. Sen Her şeysin. İstavroz da, Seccade de, Rabbin de Sensin. Özündeki RABBE Var. RABBİN'le yola çık. İşte o zaman Âlemler, Kâinatlar ayağının altındadır." denmektedir. (Bakınız Bilgi Kitabı Fas.24-Sh.311)

 

Bilgi Kitabı Fas.26-Sh.331 de "Kendini kendinde ararsan, Rabbini kendinde bulursan, Secdeni Özünde kılarsan, Sevilmeden Seversen, Almadan verirsen, O'nun Bilincinden Kulluk Mertebesine ulaşırsın. Artık İbadetin İnsanadır, İnsanlığadır, Âlemleredir, Kâinatlaradır, Evrenleredir. Bu Bilinç ile Toplumsal Çalışma, istenilen Hakiki İbadettir." denmektedir. (Bakınız Bilgi Kitabı Fas.26-Sh.331)

 

Yani Bilgi Kitabı, kendini arındırarak temizleyen ve bilinçlenen İnsanlar için artık şekilsel İbadete gerek olmadığını, Arınmışlarda ibadetin alışkanlık olduğunu, Yaşadığımız dönemde artık şekilsel İbadete ihtiyaçları kalmadığını belirterek "KENDİNİ SECCACEDE  ARAMA, KENDİNİ İSTAVROZDA ARAMA, KENDİNİ RABBİNDE ARAMA, SEN HER ŞEYSİN, KENDİNİ KENDİNDE ARA" demektedir.

 

Ayrıca Bilgi Kitabı, Bütün Kutsal Kitapların içerdiği Tekamül Planının, Dünyamız için son bulduğunu, İçinde bulunduğumuz zamanda, Dinler Devrinin ve Peygamberler Döneminin kapandığını belirterek artık İnsanların İlim ve Bilim yolunda irşat edileceklerini, Evrensel Boyutlarda,  Dinlerin ve Kutsal Kitapların bulunmadığını açıklamaktadır.

 

Evrensel Boyutlara geçiş sürecinde bulunan İnsanlıktan artık Şekil Ötesi İbadet yerine Bilinç İbadeti, Öz İbadeti beklenmektedir.

Bütün İnsanlığın Özü, Bütün Mevcudatın Özü, Allah'ın Özü'dür. Bu Bilinci idrak ederek İnsanlık için, Mevcudat için ve Zerre  için yapılacak Hizmet ve Çalışmalar gerçek İbadet sayılmaktadır.

Bu Bilinçle yapılacak çalışmalara, Bilinç İbadeti, Öz İbadeti denmektedir. Bilinç İbadetinde, İnsanlıktan, Nizamın Şuurunu, Kainatın Düzenini kavrayarak gördüğü her şeyde Allah'ın Özü'nü bulması ve Allah'ın Birliği'nin Yüceliğini görmesi, Almadan vermesi, Sevmeden sevmesi, İnsanlığa, Mevcudata ve Doğaya her yoldan Hizmet etmesi beklenmektedir.

 

SONUÇ;

Arınmış İnsanın, Şekil ibadetlerine ihtiyacı yoktur.

Zerre ve Cümle için Hizmet etmek ve Çalışmak gerçek İbadettir.

İnsanın, İnsana ve Tüm Mevcudata, Saygı göstererek Bütüne Hizmet etmesi İbadetlerin En Kutsalıdır.

Bu ibadete Bilinç İbadeti denir. Bilinç İbadeti, Kamil İnsanın, Hakiki İnsanın İbadetidir.

 


Yazım tarihi : 20.12.2002-Orhan Öz

buzkom@gmail.com