Bilgi Kitabı Sh.536 daki
[ Ben Seni Var ettim
ise, Sen de Beni Var ettin. ]
ve Sh.887 deki
[ ALLAH İnsanı Yarattı ve İnsan
da ALLAH'ı Yarattı. ]
cümlelerinin anlamı ise çok başkadır.
NİÇİN Yaratıldık? NEDEN Var edildik? Var edilmemizin gerçek nedeni bu cümlelerde gizlidir.
Tekamül yolunda her şeyden habersiz, Kapalı Şuurla kendi Dünyasında, kendi yaşam mücadelesini
sürdürmekte olan İnsan, Farkında olmadan Kendini ve Tüm mevcudatı YARATAN' ı yaratmakta, O' nun
gelişmesini ve ilerlemesini sağlamaktadır.
Bu nasıl mümkün olmaktadır. Bu Gizem, Bilgi Kitabı' nın muhtelif
satırlarında açıklanmaktadır.
Bilgi Kitabı Sh.374 de "Bu
şekilde Tanrısal bir jeneratör olan Sizler, Düşünce Potansiyelleriniz ile
bir Bütün içinde hem Alemleri, Kainatları, Evrenleri, hem de kendinizi Var
etmektesiniz.
Dünyanız tek değildir. Evrensel Nizamda Kâinatlar
zincirinde, kendi yaşam Düzeylerine göre, milyarları aşan Dünyalar ve
Canlılar vardır.
Buradaki Enerjik Boyuttan Sizlere yansıtılan Enerji Partikülleri önce
Atomik Bütüne yansıtılmaktadır. Oradan da Siz Canlılar, bu Enerji Partiküllerini Beyin
Teleksleriniz ile alarak Tekâmüllerinize göre, Menfi veya Müspet Düşünceler üretirsiniz.
Bu şekilde hem Sonsuz Pozitif Evreni, hem de
Sonsuz Negatif Evreni Denge Kanununa göre takviye edersiniz." denmektedir.
( Bilgi Kitabı
Fas.29-Sh.374 için tıklayınız.)
Bilgi Kitabı Sh. 458 de " Sizlerin
Düşünce Potansiyeli olmasa idi, ne Sizler, ne Kâinatlar, ne de Yaşam olmazdı. ...
Yani her şeyi Var eden Düşüncedir. Düşünceler ile Evrenler yaratılması
budur." denmektedir.
( Bilgi Kitabı
Fas.34-Sh.458 için tıklayınız.)
Bilgi Kitabı Sh. 460 da "Her bir Varoluş Boyutunda
bulunan tüm Canlıların Zihinsel ve Düşünsel Potansiyelleri
bu şekilde, bir Bütünün Enerjisini, Sirküle Sistemine göre takviye eder." denmektedir.
( Bilgi Kitabı Fas.34-Sh.460 için tıklayınız.)
Bilgi Kitabı Sh. 472 de
" Her bir Gürzün Ana Varoluş Bütününün etrafında çok Güçlü bir Manyetik Aura vardır.Varoluş Boyutlarından Var olan tüm
Canlıların oluşturduğu Düşünce Formları (Enerji olarak), Manyetik Odaklar
tarafından depolanmaktadır.
Bu Manyetik Aura Bütününe Pozitif ve Negatif Enerji
Depoları da denilmektedir. Sonradan bu depolar Gürz Sisteminin Yaşam
Odağı olarak kullanılır.
Bu bir Sirküle Sistemidir.
......... Değişik Boyutlardaki Canlıların Düşünce Gücü ile Enerji Boyutları
beslenerek, Denge Kanununa paralel çalışmasını o Gürze yansıtarak,
Yaşamları idame ettirir."
denmektedir.
( Bilgi Kitabı Fas.35-Sh.472 için tıklayınız.)
Bilgi Kitabı Sh. 312 de " Planetinizdeki Öz, CENİN'dir.
Ancak Hakiki Öz,
Düşüncelerin intişar Merkezidir. Oradan aldığınız Güç, Düşünce
Mekanizmanızı
harekete geçirir. Var olma nedeniniz budur.
"denmektedir.
( Bilgi Kitabı Fas.24-Sh.312 için tıklayınız.)
Bilgi Kitabı Sh. 99 da " Atomik
Bünyenin çözülmesi, Beyin jeneratörlerinin ürettiği Enerjilerle takviye
görmekte ve Atomik Bağ bu şekilde kopmamaktadır."
denmektedir.
( Bilgi Kitabı Fas.8-Sh.99 için tıklayınız.)
Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere, Yaratılmamızın tek nedeni,
Evrenlerin Genişleyebilmesi ve Varlığını sürdürebilmesi için DÜŞÜNCE üretebilen Mekanizmaya ( Varlıklara ) ihtiyaç duyulmasıdır.
Zira Şu anda nasıl olduğunu tam
olarak idrak edemesek de Evrenleri ve Tüm mevcudatı, yaratan, yaşatan,
genişleten ve
bir arada tutan Düşünce Enerjisidir.
Evrim ve Tekamül ise ; Kaba Maddenin en kısa sürede Düşünce (yani
Enerji) üretebilir
bir hale gelmesi için önceden belirlenen Yollarla ve
Metotlarla eğitilmesidir.
Yani var edilen Varlıklar, Tespit edilen çeşitli metotlarla eğitilerek,
Önerilen yollardan
geçirilerek, Sistemin Denetimi altında, Evrenlerin ihtiyacı olan
Enerjiyi yani Düşünce ve
Düşünce Zincirlerini üretebilir hale
getirilmektedir.
Düşünce nedir? Bilgi Kitabı, muhtelif
satırlarında Düşünce'nin Evrensel açıdan
ne olduğunun tarifini yapmaktadır.
Bilgi Kitabı Sh. 372 de
"1-Düşünce Lazer değildir. Lazer kesiksiz ve
sınırlıdır. O bir Enerji değil, Işık Fotonudur.
2-Düşünce kesik kesiktir ve sınırsızdır. O özgün bir
Enerjidir. Buna Anti
Madde denir." denmektedir.
( Bilgi Kitabı Fas.29-Sh.372 için tıklayınız.)
Bilgi Kitabı Sh. 374 de,
"Düşünceye
Bizler hem ANTİ-MADDE hem de MADDE ötesi MADDE
demekteyiz.
Bir şeyi Var ettiği için, onu Maddesel bir Enerji olarak nitelendirmek
lâzımsa
da, bu bir Madde Enerjisi değildir. Bu yüzden
ona Madde ötesi Madde
demekteyiz.
Düşüncenin göz
ile görülür, el ile tutulur bir niteliği olmadığı için de Anti-
Madde demekteyiz. Anti-Madde görünmez bir
Enerjidir. O ancak Teknolojik yöntemler ile tespit
edilir. Ayrışır ve servise alınır."
denmektedir.
( Bilgi Kitabı Fas.29-Sh.374 için tıklayınız.)
Bilgi Kitabı Sh. 458 de, "Bir Tohum Üç Birleşimden
oluşur. Birisi Görünmez
Enerjidir ki, buna Anti-Madde demekteyiz. Bu
Anti-Madde Düşünsel ve
Düşsel Enerjidir." denmektedir.
( Bilgi Kitabı Fas.34-Sh.458 için tıklayınız.)
Bilgi Kitabı Sh. 492 de,
" İlk DÜŞÜNCE burada oluşmuş ( Anti - Madde ). Bu DÜŞÜNCE ilk DOĞAL GÜRZ'ü
meydana getiriyor ( OI dedi Oldu )." denmektedir.
( Bilgi Kitabı Fas.36-Sh.492 için tıklayınız.)
Bilgi Kitabı Sh. 533 de, "Beşinci Gücün
Zıt Gücü Anti Madde, yani Düşünce
Gücüdür. denmektedir.
( Bilgi Kitabı Fas.39-Sh.533 için tıklayınız.)
Bilgi Kitabı Sh. 882 de, "Mutasyon Projesine
göre Anti-Maddenin
sıkıştırılarak
değişimi sonucu, Düşünce Oluşturulmuş ve bu Düşünce Kozmik Beyin ile Bütünleştirilerek bir Bütünsel Beyin Gücü devreye
girmiştir."
denmektedir.
( Bilgi Kitabı
Öz.ek.6-Sh.882 için tıklayınız.)
Yukarıdaki cümlelerin-anlatımların özeti şudur. Düşünce ile Anti-Madde
arasında karşılıklı bir Dönüşüm mevcuttur.
Düşüncenin tam karşılığı Anti-Madde olmamakla
birlikte, Yaratılış bahsinde
açıklandığı üzere, Anti-Madde sıkıştırılarak Düşünce
oluşturulmakta, Dolayısıyla
başka şekilde Düşünce de, Anti-Madde'ye dönüşebilmektedir.
Bu nedenle yukarıdaki ifadelerde görüldüğü üzere, Bilgi Kitabı
bazı cümlelerde,
Düşünce eşittir Anti-Madde, Anti Madde eşittir Düşünce
ifadesini
kullanmaktadır.
Anti-Madde, anti parçacıklardan oluşmuş Madde' dir. Anti-Madde,
Bildiğimiz
Madde'nin bütün özelliklerine sahip olup sadece anti parçacıkları ters
elektrik
yükü
taşımaktadır.
Madde ve Anti-Madde karşılaştığı zaman birbirini yok ederek
ENERJİ' ye dönüşmektedir. Bu nedenle Anti-Maddeye geleceğin Enerjisi olarak
bakılmaktadır.
Zira 1 gram Anti-Madde ile 1 otomobili 100 sene kullanmak mümkün
olacaktır.
Dünya şartlarında Anti-Madde fiilen üretilmiştir. Ancak üretim çok
pahalı
ve yüksek
teknoloji gerektirmektedir. Ekonomik şartlarda Anti-Madde üretebilmek
için çok uzun zamana ve büyük yatırımlara ihtiyaç duyulmaktadır.
Dünya Biliminde, Anti-Madde Bilgileri henüz emekleme çağındadır ve
Anti-Maddenin, Düşünceyle
olan bağlantısı ise hiç bilinmemektedir.
Not. Anti-Madde hakkında ek bilgi için, Kısa Notlar Bölümündeki 14. ve
32. nolu
konuları okuyunuz.
Aslında Bildiğimiz-Bilmediğimiz Bütün Var oluşları ve Mevcudatı Yaradan
TEKNOLOJİK BOYUT' tur. Teknolojik Boyut, İnsan üstü Varlıkların
bulunduğu,
Tüm
Sistemleri, Nizamları ve Düzenleri Kuran, Kurduran, Yansıtan ve Denetleyen
Boyuttur. İşte Bu Teknolojik Boyut, Bilinmeyen zamanlardan beri ezel-ebet yolunda,
Düşünce ve Düşünceden Anti-Madde üretecek Sistemleri kurmuştur.
Yani
Teknolojik Boyut, Bildiğimiz ve
Bilmediğimiz Bütün Varlıkları, Evrenlerin
Daimi Sirkülasyonunu sağlayacak
şekilde
Enerji ve
Düşünce
üretmeleri için
yaratmıştır.
Teknolojik Boyut, yarattığı Varlıklara ürettirdiği Enerjilerle, Kurduğu
Sistem, Nizam
ve Düzenlerinin Mevcudiyetini, Gelişmesini ve Büyümesini sağlamış,
Hiçbir zaman
değiştirilemeyecek olan Yasalarla da var ettiği
Sistemlerini güvence altına almıştır.
Henüz Düşünce üretemeyen Mevcudatın Durumu nedir? Bilgi Kitabı bu duruma da
açıklık getirmektedir.
Bilgi Kitabı Sh. 593 de "Tüm Evreni tutan, Atomik Çekirdeklerin neşrettikleri
Vibrasyon Bağlarıdır. Bu Bağın kopması tüm
Sistemin çökmesi demektir.
Onun için, Evreni yaşatmak, Enerji Alanlarının
çoğalması ile orantılıdır.
......Bu Enerji Alanları; Kumdan - Sudan - Havadan - Ottan ve tüm Enerji üreten Elementlerden, Otomatik bir Düzen ile, Mekanizma mucibince denetlenip, Muayyen bir ÇEKİRDEK'te toplanmaktadır. İşte Enerji Alanlarının
oluşturduğu bu Çekirdek, İkinci bir Evreni oluşturacaktır."
denmektedir.
( Bilgi Kitabı
Öz.ek.6-Sh.593 için tıklayınız.)
Yukarıdaki açıklamayı özetlersek, Gördüğümüz ve Görmediğimiz Bütün Madde
Alemlerinde var edilmiş olan Tüm Mevcudat (En küçük atom
partikülünden-Kum
tanesinden-Sudan-Madenlerden-Otlardan-Bitkilerden-Hayvanlardan ve
İnsanlardan
oluşan Tüm Mevcudat) ürettikleri Atomik Vibrasyonlarla Enerji Alanları
yaratmaktadır.
Bu Enerji Alanları yine mahiyetini henüz idrak edemediğimiz Otomatik
Düzenlerle
toplanmakta, Evrenlerin ihtiyacı için ve Yeni Evrenlerin yaratılmasında
kullanılmaktadır.
Yeni Evrenlerin-Yeni Kainatların yaratılmasında kullanılan
Enerji, Atomik Vibrasyonlardan başlayarak Düşünce Vibrasyonuna kadar uzanan
bir Tayf içersinde gittikçe yükselen frekanslar olarak yer almaktadır.
Yani Tüm Mevcudatın görevi Atomik Vibrasyondan başlayarak Düşünceye
kadar uzanan titreşimlerden oluşan Enerji Alanları yaratmaktır. Şüphesiz en
kuvvetli ve en
kıymetli Enerji türü, Bu Enerji tayfının içersinde en yüksek
vibrasyona-frekansa
sahip olan Düşünce Enerjisidir.
Dolayısıyla var edilen Tüm Mevcudat, kendine tanınan süreçlerde Düşünce
üretebilir hale gelmek mecburiyetindedir. İstenilen seviyede Düşünce
üreten,
Düşüncesiyle Bedenine hakim olan, Evrensel Yasaları idrak ederek onlara
uyumlu
olan mevcudat ise Ölümsüz kılınarak Sisteme-Bütüne dahil edilmektedir.
Sonuç
; Şunu unutmamak lazımdır ki, Ulaştığımız ve İdrak ettiğimiz Bilgiler
hiçbir
zaman Son Bilgiler değildir. Açtığımız her Kapı' nın arkasında daima,
kapalı Yeni
Kapılar olacaktır.
Bu metot Bizim Düşünmemizi,
Düşünce Zincirleri üretmemizi, Araştırıcı ve sorucu olmamızı,
Yani Enerji üretmemizi sağlamaktadır. Bu nedenle ulaştığımız her Bilgide Şüphe, Her
Boyutta Perde, Her Kapının arkasında başka bir Kapı bulunmaktadır.
Bilgi Kitabı bilgilerinden, bugünkü
Bilincimizle idrak ettiğimize göre ; Tüm Mevcudatın var
edilme nedeni, Atomik Vibrasyondan başlayarak, Düşünceye kadar uzanan Tayf
içersinde Enerji üretmektir. En kuvvetli ve en kıymetli Enerji türü, Bu Enerji Tayfının
içersinde en yüksek vibrasyona-frekansa sahip olan Düşünce Enerjisidir.
Bu nedenle Bilgi Kitabı' nın 178.ci Sh.de Büyük Harflerle
" ...EVRENLERE HİZMET ZİHİN VE DÜŞÜNCE YOLU İLEDİR.
"
denmektedir. ( Bilgi Kitabı
Fas.14- Sh.178 için tıklayınız.)
Dolayısıyla var edilen Tüm Mevcudat, kendine tanınan süreçlerde (Ruhsal ve Rabsal
Boyutların destek ve kontrolünde) Düşünce ve Düşünce Zincirleri üretebilir hale gelmek için
Mutasyon, Evrim ve Tekamül yollarından geçmek mecburiyetindedir.
Tüm mevcudatın ürettiği Enerjiler, Bizi Yaratan' larında var edildiği
Sonsuz Enerji Kaynağına
katkıda bulunmakta ve Daimi Sirkülasyonu sağlayarak Yeni Evrenlerin, Yeni Mevcudatların
var edilmesini sağlamaktadır.
Bizleri var edenler, Yeni
Evrenlerden, Yeni Mevcudatlardan, Yeni Deneyimler, Yeni Tecrübeler, Yeni
Bilgiler ve Yeni Enerjiler kazanarak, Sistemlerini Geliştirmekte ve Büyütmektedirler.
Evrenlerin Genişlemesinin ve genişletilmesinin nedeni budur.
İdrak
edebildiğimiz her Bilgi, Teknolojik Boyutun, Teknolojik Gücünü ve Büyüklüğünü kademe
kademe ortaya çıkaran bir Noktadır. Mevcudatın yani Yaratılanın-yani
Bizlerin, Niçin Yaratıldığımızı idrak etmemiz dahi Teknolojik Boyutun,Teknolojik
Zaferidir.
Bu sonuç da, [ Noktadan çıkan ilk
3 damlanın bilinmeyen boşluklara
açılmasından, İnsanoğlunun içinde bulunduğu Varoluş boyutlarına kadar
var olmuş olan bütün mevcudiyetlerin
varlıklarını, Sonsuz bir Zeka' nın programladığı ve denetlediği, Enerjisi
işlemesinden kaynaklanan, idrakimizin alamayacağı kadar muazzam bir KOMPİTUR
programının yönetiminde ve denetiminde sürdürmekte ] oldukları bilgisine
ulaştırmaktadır.
Nitekim Bilgi Kitabı Sh.638 de "ALLAH
her
Boyuta
Enerjisini
rahatça Ulaştırabilen - Yayılan - Dağılan ve hatta tek bir
noktaya
bile o Muazzam
Gücünü teksif edebilen. Evrensel bir Kompiturdur." denmektedir.
(
Bilgi Kitabı Fas.45-Sh.638 için tıklayınız.)
Not.1- Yukarıda özetlenen Bilgiler, Bilgi Kitabı' nın İnsanlığa aktarmaya
çalıştığı
Evrensel Hakikatlerden bir parçadır. Evrende Gizli, Saklı veya Şifreli hiç
bir şey
yoktur.
Zira Bütün Bilgiler Evrenin var oluşundan beri
mevcuttur.
Perdeli olan,
İdrak
edemeyen, Göremeyen, Anlamayan kendi Bilinçlerimizdir. Nitekim Bilgi
Kitabı Sh.82 de "
Bütün Bilgiler Evrenin Varoluşundan
beri mevcuttur."
demektedir.
Evrende mevcut Her Realite bulunduğu Enerji, Frekans ve Bilinç ortamından
Elektro
Manyetik Alanlar olarak devamlı Yansıma halindedir. Gizlilik veya
Saklılık,
Evrendeki diğer düşük frekanslı
Varlıkların, Bu Yansımaları fark
etmemelerinden,
anlamamalarından, algılamamalarından kaynaklanmaktadır.
Frekanslar
yükseldikçe, Her Boyut, Evrendeki
mevcut Bilgilere yani manyetik
yansımalara
kademe
kademe veya kısmen ulaşmakta, Evrensel Gerçekleri ve
Bilgileri kendi
Bilinç, Frekans ve
Enerji düzeylerine göre yorumlayarak açığa
çıkartmakta ve bu oluşum-gelişim biteviye sürmektedir.
Matrix filmini seyredenler hatırlayacaktır. Matrix, tüm İnsanlığa ve Evren'e hakim
olan bir Bilgisayardır. Matrix, Enerji ihtiyacını karşılamak için İnsanları Tarlalarda
yetiştirmekte, onları sanal ortamlarda hayal zincirleri içinde yaşatmakta,
İnsanların hayal ortamları içinde yaşarken ürettikleri Düşünce Enerjileri de Matrix
adlı Bilgisayarın enerji kaynağı olmaktadır.
Yani yukarıda Bilgi Kitabı'ndan özetlenen Evrensel Hakikatler, Matrix Filminin
yazar ve yapımcıları olan "Lary ve Andy Wachowski" kardeşler tarafından değişik ancak esasta benzer şekilde algılanmış ve anlatılmıştır.
Not.2- Ötesi Yayınlarından olan Pleiades Öğretileri (1) adlı kitabın 42.ci
sahifesinde, Pleiades Takım Yıldızlarından gelen üst bilinç gurubu ;
Tasarılarıyla, Düşünceleriyle, Elde ettikleri Bilgilerle, Yaşadıkları Serüvenlerle,
İlk Yaratıcıyı beslediklerini şöyle anlatmaktadırlar.
.....
[ Bizler kendimizi İlk Yaratıcı' nın uzantıları olarak görürüz. Sürekli bilgi
toplarız, serüvenlere atılırız ve
İlk Yaratıcının beslenmesi için yaşamlarımızı daha
ilginç ve zorlu kılacak ne
gerekiyorsa yaparız. Tasarılarımız ve çabalarımızla
İlk Yaratıcıyı besledikçe, ona
yeni yaratıları hayata geçirmesini sağlayacak daha
fazla enerji vermiş oluruz.] ....
|