48) USA.dan F.O. soruyor. Allah, Rab ve Tanrı aynı mıdır? Lord, Allah mı demektir?

Tereddüte düşmekte haklısınız, Bilgi Kitabı başlangıçta, TANRI, RAB, YARADAN, KADİRİ MUTLAK, ALLAH kelimelerinin hepsini aynı anlamda ve birbirinin yerine kullanmıştır. Ancak Kitap ve Bilgiler ilerledikçe, Bu kelimeler arasındaki farklar da ortaya konmuştur.

Önce şunu kavramamız lazımdır. Evrende hiçbir Varlık Tek değildir. Dinsel Bilgilerde Tekmiş gibi takdim edilen YARADAN, ALLAH, RAB, TANRI gibi isimler aslında (Aynı Bilinçte, Aynı Güçte ve Aynı Frekansta olan) Varlıklar toplumu, Yönetimi, Sistemi veya Organizasyonu anlamına gelmektedir.  [ Hiçbir şey Tek değildir. Ancak bir Bütün, her şeyi  içine alarak Tekliği yaratıyor ]. ( Bilgi Kitabı Fas.23-Sh.285 için tıklayınız.) [ Evrende hiçbir sey tek degildir. ] ( Bilgi Kitabı Fas.35-Sh.475 için tıklayınız.) Yani Bilinç Birliği, İnsanlığa TEKLİK olarak yansıtılmıştır. (Bu nedenle Dinsel Bilgilerde Tekmiş gibi tanıtılan Varlıklar, genelde Biz gibi çoğul ifadeyle İnsanlara seslenmişlerdir.) Dolayısıyla Bilgi Kitabında Yaratıcı anlamında kullanılan Kelimeleri, İsimleri, Güçleri ; aynı Bilinçteki Varlıklar Toplumu-Grubu-Sistemi olarak düşünmek lazımdır.

YARATILIŞIN her kademesinde var olan Canlılar çoğalmışlar, ortamlarına ve koşullarına uygun EVRİM' ler  yaparak  Boyutlarının hakimi olmuşlardır.   [ ALLAH Simgesi ile tanıttığımız (O) ise, ALLAH Boyutuna Evrim sonucu ulaşmış ve o Boyutu Denetimi altına alarak Sistemini kurmuş ve Yasalarını oluşturmuş  ....] ( Bilgi Kitabı Öz.Ek.1-Sh.825 için tıklayınız.)    Boyutlarının hakimi olan Varlıklar, kendilerine yansıtılan Düzenlere uygun Düzenleri ve Sistemleri ortamlarında kurmuşlar, daha sonra kendilerine yansıtılan Enerji, Sistem ve Düzenleri, daha alt boyutlara aktararak, yepyeni Var oluşlar ve Bu Var oluş koşullarına  uygun, yeni Varlıklar yaratmışlar, Bu Varlıkları kendi Genleriyle aşılamışlardır.  Her grup, her kademe yarattığı, Var oluşların ve Varlıkların, Yüksek Benliği, Tanrısı, Yöneticisi ve Denetimcisi olmuştur.

Not. Nitekim, Akaşa Yayınlarından olan "KRYON - 2000 : Eşiği Geçmek" adlı Kitabın 129.cu sh. de [ Tanrı gerçekte her biri ismen bilinen Trilyonlarca aile üyesinin toplamından oluşur.] denmektedir.

Bilgi Kitabı' nın açıkladığına göre, aslında İnsanlığın Bilinç Aşamalarına göre açılan Katmanlardan verilen Bilgilerde tanıtılan ALLAH kavramı değişik değişiktir. İnsanların Bilinç aşamalarına göre önceleri (B.İ.R) yani BİRLEŞİK İNSANLIK REALİTESİ, ALLAH olarak tanıtılmış daha sonraları vasati Bilinç yükselince, YÜCE MATU, yani  ( O ) ALLAH olarak tanıtılmıştır. Bilinçlerin ayağa kalktığı bu Son Çağda ise ALLAH Simgesi olarak, tüm Kürz' leri içine alan BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ tanıtılmaktadır. Ancak Bilgi Kitabının açıkladığına göre bunun ötesinde de ( Henüz İnsanlığın idrak edemeyeceği ) Bilinmeyen Güç Boyutları bulunmaktadır.

Bilgi Kitabı ayrıca [ Bizlere sadece Bilincimizde olan kelimelere göre Bilgi aktarıldığını, Evrensel Nizamın Hiyerarşik Düzenlerinin isimleri teker teker yazılsa, Bunları Bilincimizin kavrayamayacağını, hem de bu isimlerin üst üste birikmesinden meydana gelecek zincirin, Dünyamız ile Ay arasındaki bir mesafeyi kapsayacağını ] açıklamaktadır. Bundan, sonsuz bir hiyerarşik düzenin var olduğunu anlamamız lazımdır. Yani Bilgi Kitabı' nda yer alan "Yaratıcı" isimleri de, Bizim Bilincimize göre aktarılan kısıtlı kelimelerdir.

Yukarıdaki açıklamalardan sonra, Bilgi Kitabında yer alan "Yaratıcı" anlamındaki kelimeleri, Bizlerin hiyerarşik kavramına göre yukarıdan aşağıya doğru özetleyelim.

ATLANTA BOYUTU :

ATLANTA Boyutu çok İleri Sistemlerin ve daha hiçbir şeylerin olmadığı Bilinmeyenlerin ötesinden devreye alınmış bir Bütünlüktür. ATLANTA Boyutu çok İleri bir Uygarlık, çok İleri Teknolojiye sahip, henüz bilinmeyen Güneş Sistemlerinin Kurucularıdır. Güneş Sistemlerinin Öz malzemelerini ve Atomik yapının esaslarını bulan, kuran ve onları Doğal Güç ile işler bir Nizama koyan Atlantalılardır. Bu Bütünlük, Kaba Madde Formunun İlk Var oluş Boyutunun ANA ÇEKİRDEĞİ' dir. Bu Çekirdeğin nüvesi bugüne kadar hiçbir şekilde bilinmemiş, hiçbir Boyuta açılmamış ve daima kapalı kalmıştır. Bu Boyutun Giriş Kapısı, Siyah bir Nokta olarak anlatılmaktadır. Bu Kapı bir Enerji Girdabıdır. Bu Kapı açıldığı taktirde, bugüne kadar Var olmuş her şeyin ve tüm Sistemlerin bir anda yok olma tehlikesi mevcuttur.

ATLANTA Boyutu, BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ' nün bittiği sınırdan öteye devreye girmiş bir Güç Bütünlüğüdür. Ve bu Bütünlük  A+T+L+A+N+T+A  7 Sistem Yasasına paralel bir Düzeni devreye alarak Atomik Bağları oluşturmuştur. Tüm Var oluşun her kademesi ATLANTA Boyutu tarafından planlanmış, projelendirilmiş, tatbikata alınmış, değişmez Yasalar ve Sistemler oluşturularak bugünkü Var oluşlara kadar gelinmiştir. Tüm Evrensel ve Evrimsel Var oluşlara, ATLANTALILAR' ın değişmez Yasaları ve Nizamları yansıtılmaktadır. ATLANTA Boyutunda Prototip bir Form olduğu, Bu Formun, bugünkü görünümde olan İnsan Bedeni şeklinde olduğu açıklanmaktadır.

BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ :

BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ, bütün Enerjilerin ve bütün Bilgilerin bir Bütünde birleştiği bir Bütünlüktür. BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ, Tüm Kürz' leri saran-kavrayan-içine alan Bütünlüktür. BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ' nün içinde, sayıları dahi tespit edilemeyen Milyarlarca Kürz bulunmaktadır.

Bilgi Kitabı, bugüne kadar Düşüncelere sığmayacak ve ulaşılamayacak ALLAH olarak tanıtılan ve bildirilen GÜÇ' ün, BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ olduğunu açıklamaktadır.   Tüm Var oluşlardaki, Bütün Düzenler, Nizamlar ve Sistemler, BİLİNÇ  BÜTÜNLÜĞÜ' nden yapılan yansımalara göre kurdurulmaktadır.   Hakiki ALLAH Gücü, BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ' dür. BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ' nün, Enerji ve Gücü, Kürz' lerin Denetimcisi olan HAK tarafından Allah Boyutuna yansıtılmaktadır.

HAK = HAKLIK BOYUTU = HAKİKAT BOYUTU :

KÜRZ, BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ' nün içinde yer alan bir Bütünlük olup milyonlarca GÜRZ' ü içinde barındıran-saran-kavrayan Bütünlüktür. KÜRZ' ün denetim mekanizmasına HAK denmektedir. ATLANTA Boyutunun Yayılma Ortamında, her bir Bütün, kendi Bütünlüğünü kurmak üzere bir Sistem geliştirmiştir. KÜRZ Sistemini kuran Bütüne HAK denilmiştir. HAK, KÜRZ Sisteminde direkt ATLANTA Yasalarını devreye alarak, Mükemmel bir Bütünlük oluşturmuştur.

ATLANTA Boyutunun İleri Asil Genleri olan HAK' lar, Yayılma Programına göre KÜRZ' leri devreye almışlar ve KÜRZ' ün içine alınacak olan GÜRZ' lere sadece Enerjilerini yansıtmışlardır. HAK, kendi Enerjisini KÜRZ  içindeki tüm Mevcudata vermiş ve bu Enerjiyi Mevcudat ile mayalayarak yoğunlaştırmıştır. Bu Mayalanan Enerjiyle ALLAH ve Sistemi devreye girerek daha yoğun Enerjiler elde edilmiştir. [ Bilgi Kitabı'nda bahsedilen İnsanoğlundaki  Gizli Güç veya Bilinmeyen Güç  HAK' ın İnsana Aşıladığı Gizli bir Enerji Gücüdür. Yani ATLANTA Boyutunun Gücüdür.] HAK, direkt ATLANTA Boyutundan (ALLAH gibi) devreye giren bir Yüce Güçtür. Bu neden ile ALLAH' ı, HAK Yaratmadı denmektedir.

Ancak HAK sonraları kendi Sisteminin Yansıtıcı ve Yönlendirici Gücü olarak, ( O )' yu devreye almıştır. Hiyerarşik Düzenlerin Kurucusu ve Deneticisi olan ( O ), HAK' a bağlı bir Sistemi Tek Elden Yönetmektedir. Yani KÜRZ' ün idareci Gücü ALLAH yani YÜCE MATU' dur. HAK, MATU' ya yardımcı bir Güç olarak devrededir ve KÜRZ' ün Denetimci Mekanizmasıdır. HAK, sadece Enerjileri ve Düzenleri, ALLAH Boyutuna yansıtmaktadır. Ancak tatbikat sadece ALLAH' a aittir. ALLAH bu gücü direkt kullandığı için bugüne kadar ALLAH olarak, sadece YÜCE MATU yani ( O ) tanıtılmıştır. Bilgi Kitabı, Bizlerin ulaşacağı son ALLAH Sınırının buraya kadar olduğunu açıklamaktadır.

Not. YARATILIŞ  bölümünde açıklandığı üzere, önce Doğal GÜRZ ve Doğal GÜRZ içindeki Mevcudat yaratılmıştır. Zaman süreçlerinde Doğal GÜRZ içinde yoğunlaşan, biriken ve çoğalan Enerjiler Birleşerek ve ters Yansımaya girerek, Doğal GÜRZ' ün çevresinde yeni GÜRZ'l eri yaratmış, daha sonra da Milyonlarca yapay GÜRZ' ün oluşumu sonucu biriken, mayalanan ve yoğunlaşan Enerji, yine ters yansımayla ve KÜRZ'  lerin ve BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ' nün bulunduğu Boyutlardaki Zamansızlık Enerjileriyle birleşerek KÜRZ' ler ve BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ oluşmuştur. Bu şekilde Bütün Var oluş, Devri Daim olarak devamlı büyümekte, değişmekte ve yenilenmektedir. Bu nedenle, Bilgi Kitabında [ ALLAH İnsanı Yarattı ve İnsan da ALLAH' ı Yarattı ] denilerek bu karşılıklı etkileşime dikkat çekilmektedir.

ALLAH =YÜCE MATU = O ;

Noktadan yani ATLANTA Boyutundan çıkan ilk damladır. İlk Çekirdek de denir. Yaratılışın başlangıcında SES Evrenini Yaratan Güçtür. Dinsel Bilgilerde bahsedilen, Her şeyden münezzeh ALLAH budur. Çünkü ALLAH, yukarıda bahsedilen BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ' nün tüm Gücünü kullanan bir Güçtür. BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ' nün ve KÜRZ' ün Tüm gücünü, Enerjisini, Sistemini, Nizam ve Düzenini, ALLAH Boyutuna yansıtan HAK' tır. BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ' nden ve KÜRZ' den gelen Gücü, kullanma yetkisi sadece YÜCE MATU' ya yani ALLAH' a verilmiştir. ALLAH,  tüm Gücünü Bilinmeyen Güç'ten almaktadır. [ Bilinmeyen Güç, ATLANTA Boyutunun Gücüdür.]

ALLAH, içinde bulunduğumuz Doğal GÜRZ' ü de içine alan, 1.ci HAK BOYUTU' nun yani 1.ci KÜRZ' ün İdarecisi ve Yönlendiricisidir. GÜRZ' lerin ve KÜRZ' lerin çalışma Düzenleri aynı, sadece Evrim Düzenleri değişiktir. Dolayısıyla ALLAH Boyutu, Bütün KÜRZ' lerin İdarecisi ve Yönlendiricisi durumundadır. BİLİNÇ BÜTÜNLÜĞÜ' nden ve HAK' tan yansıtılan ATLANTA Nizamlarını, Düzenlerini ve Programlarını tatbikata alan ALLAH' tır. ALLAH, YÜCE MATU' dur. YÜCE MATU, ( O )' dur. Ve ( O ), mevcut Sistemlerin Öz Bütünü ve Kurucusudur. Gen Arşivlerinin Denetimcisi ( O )' dur. [ Yani sadece ( O ) Genlerini dağıtmıştır. HAK ise Enerjilerini yansıtmıştır.]  Maddeye Can veren ( O )' dur. Bütünü Bütünde tutan ( O )' dur.  BETA NOVA' da Hakiki İnsanlarını bekleyen ( O )' dur. Yani YÜCE MATU'dur.

KADİR-İ MUTLAK :

Noktadan yani ATLANTA Boyutundan çıkan 2.ci damladır. 2.ci Çekirdek de denir. Yaradılışın başlangıcında IŞIK Evrenini Yaratan Güç' tür. Tüm Gürz ve KÜRZ' lerde, ATLANTA Boyutunun değişmez Yasalarını ve Programlarını devreye alan bu Güç'tür. Bu yasalara Kadir-i Mutlak Yasaları denir. Bunlar özel bir şekilde her Boyutun Bilincine paralel olarak hazırlanmıştır. Bize KADİR-İ MUTLAK olarak tanıtılan Güç-Sistem budur. KADİRİ MUTLAK, Doğal dengeyi denetleyip - yöneten Güç' tür.

YARADAN = R4 :

Noktadan yani Atlanta Boyutundan çıkan 3.cü damladır. 3.cü Çekirdek de denir. Yaradılışın başlangıcında ATEŞ Evrenini Yaratan Güç' tür. Bu Güce YARADAN denmektedir. Bu YARADAN Var oluş Projelerini tatbikata alan Güçtür. Buna R4 de denilmektedir. Bu Güç,Yapay Gürzleri Var eden ve Denetleyen Güçtür. Ulu Güç bu Yaradan' ın Denetimindedir.

ALLAH' ın, KADİR-İ MUTLAK' ın ve YARADAN' ın var edilen II. Evren Çekirdeğinde kurdukları Düzenler ve tatbikata aldıkları Programlar ATLANTA özerk Yasalarıdır. Bu 3 GÜÇ, Eş Değer Enerjidir ve Evrimleri sonucu boyutlarının Hakimi olmuşlardır. Bu Güç' lerin esas Fonksiyonu, Değişmez ATLANTA Yasaları Işığında her şeyleri Var etmek ve kendi Sistemlerini bu Var ettikleri Boyutlarda kurmaktır.

KOZMİK BEYİN = İLK GÜÇ :

ALLAH, KADİR-İ MUTLAK ve YARADAN' ın birer enerji partikülü, Nefes Boyutunun Enerjisi ile Birleştirilerek KOZMİK BEYİN yaratılmış, Anti-Maddenin sıkıştırılarak değişimi sonucu oluşturulan Düşünce, KOZMİK BEYİN ile birleştirilmiştir.   Bu Beyin Gücüne, KOZMİK BEYİN denmektedir. KOZMİK BEYİN, Noktadan çıkan 3 damla tarafından yani ALLAH, KADİR-İ  MUTLAK ve YARADAN tarafından Hiçlik Boyutu'nda var edilen ilk varlıktır.   KOZMİK BEYİN' e, İLK GÜÇ de denmektedir. KOZMİK BEYİN  ( Ol dedi Oldu ) Formülüne göre Enerjinin sıkıştırılması neticesi, İlk Kaba Madde olan II.ci Evren Çekirdeğini Var etmiştir. Bu Evren çekirdeği, kaba maddeden var edilen ilk Çekirdektir.

ULU GÜÇ = RAB = YARADAN = R3 :

*KOZMİK BEYİN, ALLAH, KADİR-İ MUTLAK ve YARADAN' dan alınan birer Enerji Partikülü birleşimine, kendi Düşünce gücünü yükleyerek ULU GÜCÜ var eder. II.Evren'de var edilen ilk varlık ULU GÜÇ' tür. ULU GÜÇ, Doğal Gürz'ü yaratmıştır. ULU GÜÇ' ün Enerji partikülleri, Gürz içersindeki her canlı da bulunmaktadır. Bedenimizde bulunan bu Enerji bir Nefes Nodülüdür. Nefes, Bedenimizi Gümüş Kordon denen enerji ipliğiyle Ruhsal enerjiye bağlar. ULU GÜÇ, İkinci Evrenin Denetimci Gücüdür ve Yapay Gürzlerin Yaradan'larından sorumludur. ULU GÜÇ, R4' e Yani Noktadan çıkan Üçüncü Damla olan YARADAN' a bağlı olarak çalışır. ULU GÜÇ' e, Gürz'ün İdareci Güçleri olan Rab, Rahman ve Rahim'i yarattığı için RAB veya YARADAN' da denmektedir. Yine bu nedenle ULU GÜÇ' e ( Rab-Rahman-Rahim ) denmekte ve R3 olarak da bilinmektedir.

RAHMAN : RAB : RAHİM :

ULU GÜÇ, İkinci Evrende önce kendi Özünden Üç Varlık yaratır. Bunlara ADIM - HAVAM - ATEŞİM denilmektedir. Doğal Gürzün Oluşumundan sonra ADIM - HAVAM - ATEŞİM adındaki bu Üç Güçlü Enerji, Doğal Gürzün İdareci Güçleri olarak yani RAHMAN - RAB - RAHİM olarak devreye girerler. Doğal Gürz' ün eşdeğer İdareci Güçlerinin Simgeleri R3 dür.

ADIM, Işık Evren olarak bilinen I.Evrenin İdareci Gücü olan RAHMAN 'dır. Bu RAHMAN aynı zamanda tüm Doğal Gürzün de Denetimci Gücüdür. RAHMAN, Işık Evrendeki Merkezi Güneşler Bütünlüğü' dür. Merkezi Güneşler Bütünlüğü, Bütün Gürz Sisteminin İdareci Mekanizmasıdır. Ve bu Mekanizma Bütünlüğünde RAB - RAHMAN - RAHİM Müşterek olarak çalışır. Ancak bütün Öneriler Işık Evrenden çıktığı için, burasına RAHMAN Boyutu denir. Bu Boyutta Direkt RAHMAN' a bağlı olarak çalışma yapan kollar vardır. Bunlar, Evrensel Nizam Konseyi ve Birleşik Nizam Konseyi'dir.

HAVAM, İkinci Evrenin İdareci Gücü olan RAB' dır. RAB Mekanizmasının yani II.Evrenin Hiyerarşik Çalışma Düzeni ise, Sistem - Nizam - Düzen Üçlüsü ile Kozmos Federal Meclisi' dir. Sistem - Nizam - Düzen Üçlüsü bir Bütündür. Ve daima Müşterek çalışır. Şu an hepsinin Çalışma Bütününü SİSTEM temsil etmektedir.

ATEŞİM, III.Evrenin yani Bizlerin içinde bulunduğu Heplik Boyutunun İdareci Mekanizması RAHİM' dir. RAHİM' e, HÂKİM-İ MUTLAK' da denmektedir. HAKİM-İ MUTLAK Boyutunun Çalışma Mekanizmasının Hiyerarşik Düzenini ise, Birleşik İnsanlık Realitesi ve Altın Galaksi İmparatorluğu üstlenmiştir.

ADEM ve HAVVA = ADEMOĞULLARI :

ADIM, HAVAM ve ATEŞİM, II.Evrende yaptıkları Laboratuvar çalışmaları sonucunda yeni bir Varlık ADEM' i yaratırlar. İlk yaratılan ADEM' ler, Erdişi' dir. Yani Dişi ve Erkek özelliğini birlikte taşımaktadır. Üreme ve yayılma projelerinin devreye girmesiyle ayrı Erkek - Dişi Fonksiyonları oluşturulur. ADEM, 2' ye ayrılarak Erkeğe ADEM, Dişiye ise HAVVA denir. ADEM ve HAVVA' lar yani Ademoğulları II.Evrende var olmuş ve ATLANTA Genlerinden aşı almışlardır. Ademoğulların Evrimi, Gürz dışı bir Programa tâbidir. Ve Yapay Gürzlerde Evrim Programlarını tamamlayarak, Yataydan Dikey bir Tekâmüle geçerler. ALLAH' n Hakiki görev Kadroları Ademoğullarından oluşmaktadır. Bizlere kendilerini "Büyük Ağabeyler" olarak tanıtırlar. Dünyamıza İnsanlığın Kurtuluşu için Geri Transfer Programına göre gelirler.

II. Evren'den sonra III. Evren yani İnsanoğlu' nun içinde bulunacağı Heplik Boyutu yaratılır.   II. Evrende çoğalan Adem ve Havvalar, II. Evrene en yakın Mini Atomik Bütünün Var oluş Boyutuna gelerek Laboratuvarlarını kurar ve oraya en yakın olan Dünyamız üzerinde çalışmalar yaparak, İlk Can kıvılcımından yola çıkarak İNSAN' ı yaratırlar.   İNSAN' ı kendi genleriyle aşılarlar. Herkese aynı işlem tatbik edilerek TANRI' nın Kızları ve Oğulları her tarafa dağılır. Heplik Boyutu tamamlanır. Evrim Sistemi devreye girer.

Bilgi Kitabı, II.ci. Evrende var olan Adem ve Havva' lar için genel olarak TANRI kelimesini kullanmakta ve Bunların bir zamanlar MİTOS TANRILARI olarak yeryüzünde bulunduklarını açıklayarak [ Onlar Sizlerin Tanrılarınız ve Hiyerarşik Skalaları kuranlardır ] demektedir.   Bize Şah damarımızdan daha yakın olarak bağlanan ve Bizim Yüksek Benliklerimiz durumunda olan ADEM-HAVVA' lardır.

TANRI (LORD) ve RAB:

Bilgi Kitabı, Her Mekanizmanın bir Yöneticisi olduğunu, Bu Yöneticilere İnsanların Tanrı dediklerini, Evrensel Planda ise Bunlara "Mekanizma Lordları" dendiğini açıklamakta ve II.ci. Evrende var olan Adem-Havva'lar için genel olarak TANRI kelimesini kullanmaktadır.

Bilgi Kitabı ayrıca, Adem ve Havva' lardan Gen almış İnsani Bütünlüğe de, TANRI Genleri demektedir. Tanrısal Bilinç, Kozmik Enerjilerle kazanılan Bilinç'tir. Yani Tanrısal Bilinç, Evrim yoluyla (Evrimsel yolla) kazanılan Bilinç'tir. Dolayısıyla Tanrısal Genlerle aşılanmış İnsanoğlu da, Tanrısal Bilince (Kendine Gen verenin Bilincine) ulaştığı zaman TANRI kapsamına dahil olmaktadır. Yani İnsan Evrim yoluyla Tanrısal Bilinç kazanarak Satürn Evrimini bitirip, İkinci Evrene (Mutlak Boyuta) geçmeye hak kazandığı takdirde TANRI kapsamı içine alınmakta ve Yönetici Mekanizmada görev almaktadır.

Bilgi Kitabı Fas.23-Sh.296 da " Onun dışında Evrimsel kurallarla, yani Enkarnasyonlar ile Zihinsel Boyutları Aşmış Enerjiler, kendi Öz Güçlerini kullanarak, Düşünce Frekansları ile Evrenler bile yaratabilirler.   İşte bu Öz Güçler, bulundukları Planın RAB'larıdır." denmektedir.( Bilgi Kitabı Fas.23-Sh.296 için tıklayınız.)

Yani Düşüncesini teksif ederek, Düşünce Gücü ile (Zihinsel yol ile) düşündüklerini kaba madde olarak yaratabilen-sistemler-organizasyonlar kurabilen Varlıklara Bilgi Kitabı "RAB" demektedir. Yani önce Tanrı Bilincine (Adem-Havva Bilincine) ulaşarak TANRI olan Varlık, daha sonra yine Evrimsel yolla bilinç ve tecrübe kazanarak, Düşüncelerini Maddesel olarak tezahür ettirebildiğinde Rab kapsamına dahil olmaktadır. Rab Bilincine ulaşan bir Varlık da Rablar Mekanizmasında görev almaktadır. Heplik Boyutu içersindeki görev kademeleri şunlardır.

Tüm Evren'lerde kurulmuş olan Sistem, Nizam ve Düzenler sabittir. Bunlar hiç bir zaman değiştirilmeyecek olan YASA' larla güvence altına alınmıştır. Değişmeyen Sistem, Nizam ve Düzenlerin ; sadece KADROLARI değişmektedir. Varlık Bilgisini-Bilincini-Liyakatini, Sistem, Nizam ve Düzenin hangi kademesindeki göreve ulaştırırsa o kademedeki Görev Mekanizmasına dahil olmaktadır. Bütün Varlıklar Kozmos'un her yerinde, Bilgi ve Bilinci nispetinde Görevdedir. İnsanlığın öncelikli hedefi, kendisini yaratan Adem-Havva' ların mevcut Görevlerini devir alabilecek Bilgi, Bilinç ve Liyakate ulaşmaktır. Adem ve Havva' lar da, Rab-Rahman-Rahim Kadrolarındaki Görevlere ulaşmaya çalışmaktadırlar. Bütün Varlıklar, kendi Yüksek Benliklerinin Bilgi ve Bilincine doğru Sonsuz bir takip ve yürüyüş halindedir. Diğer bir ifadeyle Yaradılışın her kademesindeki Tüm Varlıklar, Yaradılışı başlatan Sonsuz Enerji kaynağının, Bilinç ve Frekansına doğru, yükselen spiral dönüşlerle art arda sonsuz bir AKIŞ halindedir.

Ancak Varlık hiç bir zaman kendini yaratan Rabbine-Üst Benliğine gerçek anlamda erişemez. Her açılan Kapıda ulaşılan Bilgi-Bilinç-Enerji seviyesi ; Üst Benliğimizin-Bizi yaratan Tanrımızın O kapı için belirlediği Bilgi-Bilinç-Enerji seviyesidir. Dolayısıyla Varlık hiç bir zaman Üst Benliğine ulaşamaz. Sadece onun geçtiği yollardaki gölgesinin koyuluklarına dalabilir. Ancak Varlık, Üst Benliklerin-Tanrıların-Rablerin boşalttığı GÖREV KADROLARINA geçerek, mevcut Sistem, Nizam ve Düzendeki UNVAN ve GÜCÜ kullanarak Alt Boyutların Tanrısı, Rabbi, Yaratanı olabilmektedir.

SONUÇ ; Yaratıcı anlamında kullanılan muhtelif isimler, Belirli bir Bilgi ve Bilinç seviyesini, Bu Bilinçten kaynaklanan Güç seviyesini ve Bu Güce tekabül eden Görev Yerini göstermektedir. Tüm Varlıklar Bilgi ve Bilinçlerini arttırdıkça. Bilinç ve Liyakatlerine uygun Görev Yerlerine geçmekte ve O görev yerinin İsmini-Unvanını kullanmaktadır. Bilgi Kitabı Fas. 46-Sh.646 da " Planetinize verilen Bilgiler çerçevesinde Sizlere ulaştırılan Enerjiler, Sizleri sadece ALLAH Boyutuna kadar olan bir Bilinç seviyesine ulaştırabilir." denmektedir. ( Bilgi Kitabı Fas.46-Sh.646 için tıklayınız.)   Yine Bilgi Kitabı  Fas.50-Sh.713 de " Bilgi Kitabı bu Toplumsal Bilince İnsanlığı hazırlayarak, Bütünün TEK Soluğunu Sizlere solutacaktır. Ve bu yol ile bir gün İnsanlık, O'nun Sonsuz Şuuruna ulaşarak, kendisi de bir ( O ) olacaktır." denmektedir. ( Bilgi Kitabı Fas.50-Sh.713 için tıklayınız.)     Not. Kuran'da da, Tanrı kavramını ifade etmek için çeşitli ayetlerde : Allah, Rahman, Rab, Rabler, Alemlerin Rabbi, Yaratan, Yaratanlar ve Tanrı kelimeleri defalarca ayrı ayrı  kullanılmıştır. Ancak  o tarihteki bilinçlerimiz  bu değişik kelimelerin nedenini idrak edememiştir.

buzkom@gmail.com