92) Antalya'dan T.D. yazıyor. "Yüksek Benlik"lerimiz Bizimle nasıl temas kurar?
Evrim yolundaki varlık, İnsan olarak Dünya da beden kazanmayı hak ettiği zaman, onu yaratan Üst Boyut varlığı ona Gen'ini ve Bedensel Enerjisinin kopyasını verir. Gen kopyasını veren Varlık, Evrim yolundaki Varlığın, Daimi Yüksek Benliği olur. Evrim yolundaki varlığa Evrim Özü denir. Yüksek Benlik ise Asil Gen veya Özgen olarak anılır.
Evrim Öz'lerini hangi Boyut yarattıysa, o Boyut Varlıkları, o Evrim Öz'lerine Yüksek Benlik olarak bağlanır. Bizleri yani İnsanoğulları'nı, II. Evren'de var olan ve biyolojik yaşama sahip Adem - Havva'lar yaratmıştır. Bizim Yüksek Benlik'lerimiz, Adem ve Havva'lardır.
Evrim Özü'nün Dünya'da Beden kazanması için, II.ci Evrende yani Hayat Boyutunda bulunan Rabsal Mekanizma laboratuvarlarında, Yüksek Benliğimizin Gen kopyasını ihtiva eden biyolojik bir hücre hazırlanır ve programlanır. Bu Hücreye, Ruhsal Boyut tarafından Ruhsal Enerjimiz (Evrim Özü'nün Akaşik kayıtlarına giriş programı) bağlanır. Yaradan her ikisini Öz Enerjisi ile birleştirerek, Can Tohumu'nu var eder. Can Tohumu, Teknolojik Boyut tarafından, Gürz'ün Heplik Boyutunda bulunan Mini Atomik Bütünlerin Evrimsel Düzenlerine sevk edilir.
Evrim Özleri ulaştıkları Evrim seviyesine göre evrim yaptıkları Güneş Sistemlerinin Evrimsel Düzenlerinde, frekanslarına uygun Evrim Kademelerinde eğitilerek beklemektedir. Bu kademede, Can Tohumu ait olduğu Evrim Özü ile birleştirilerek Embriyon olarak form alır. Embriyon ışınlandığı ana rahminde, anne-baba genleri ile birleşerek Cenin'e dönüşür.
Cenin halinde Yüksek Benliğimizin Geni devreye girer, ruhsal enerjimize bağlantı yaparak programını açar ve yaşam saatimizi başlatır. Sessiz ve derinden Hücrelere talimatlar vererek, anne-baba genlerinden seçimler yaparak programına uygun cinsiyete sahip Bedeni, bir bütün olarak inşa eder. Yarattığı bu beden içinde Yüksek Benlik sessiz, derinde ve geri plandadır.
Yüksek Benliğimizin Geni, Yüksek Benlik ile devamlı irtibat halindedir. Bu nedenle,Yüksek Benlik, her şeyi Evrim Özü'ne yarattığı Beden'in gözünden görür, Evrim Özü'nün düşünce ve duygularını, yaşadığı olayları ve sorunları birebir yaşar. Bu sebep ile Kutsal Kitaplarda "Tanrı Size Şah Damarınızdan daha yakındır" denilmiştir.
Yüksek Benlik, Evrim Özü için yarattığı Beden'in otomatik olarak çalışmasını sağlar. Bedenimizin Ferdi İrademize bağlı olmadan, gayri ihtiyari çalışmasının nedeni budur. Uyurken, baygınken hatta koma halinde iken dahi Bedenimizi çalıştıran Yüksek Benliğimizin Hücre Şuurudur.
Yüksek Benlik yaşam süresince, Evrim Özü'ne, hayatın her halinde ve her fırsatta gerekli tavsiyeler ve yol gösterimleri için sinyaller ve tesirler (impulslar) gönderir. Ancak Evrim Özü ile Yüksek Benlik frekansları arasında çok büyük farklar olduğu için, başlangıç dönemlerinde Evrim Özü bu tesirleri-sinyalleri algılayamaz. Evrim Özü muhtelif reenkarnasyonlardan sonra bilgi ve bilincini yükselttiği derecede, Yüksek Benlik sinyallerini içten gelen bir ses olarak yani Vicdan sesi- Vicdan dürtüsü olarak algılamaya başlar.
Evrim Özü, Dünya ortamında doğumla beraber, kendini bir Beden içinde bulur, kim olduğunu, nerden geldiğini bilmez, yavaş yavaş kendini ve çevreyi algılamaya çalışır. Ancak geçmişinden, eski yaşamlarından hiçbir şey hatırlamaz. Dünya frekansında tüm geçmiş bilgileri otomatikman kapanır. İçinde bulunduğu Bedeni yavaş yavaş kullanmayı öğrenir, çevreyi ve çevresindekileri tanımaya ve anlamaya başlar. Şahsiyet olduğunu kavrar. Bedensel ihtiyaçları ve Ego'su öne çıkar. İçinde bulunduğu çevresel ve sosyal şartlara göre, bilgi ve bilincini artırarak Şahsiyetini geliştirir. Adeta kendisiyle birlikte yaşayan, onu her an gören, hisseden, Yüksek Benlik'ten zerre kadar haberi yoktur.
Evrim Özü, yaşamı boyunca isteyerek veya istemeyerek karşılaştığı ve karıştığı iyi-kötü denecek sonsuz olayların, kendisinde bıraktığı etkilerin sonucunda, zihinsel ve bedensel frekansını arttırabilirse, arttırdığı nispette Yüksek Benliğinden gelen sinyalleri algılar. Algıladıklarını, Dünya yaşamına tatbik ettiği sürece, olaylar şiddetini azaltır, problemler çözülür, bedensel sıkıntılar gider, hayat yoluna girer, huzur ve süküna kavuşur. Evrim yolunda merhale kat eder.
Evrim Özü, eğer Yüksek Benliğinden gelen tesirleri tamamen, yüzde yüz olarak algılayıp Dünya yaşamına tatbik edebiliyorsa, Evrensel Şuura ve Evrensel Bilince ulaşarak Dünya Evrimini tamamlar. "İçimizdeki Tanrıyı bulmak, içimizdeki Tanrı'ya ulaşmak" budur.
Bu durumda Evrim Özü de, Özgen olur. Özgen'nin sahip olduğu sıfat ve niteliklerine kavuşur.
|
|
Yazım tarihi : 30.11.2014-Orhan Öz |
|